Pazar Günü Enerjileri
Pazar günleri alışılageldiği üzere esasında tatil ve dinlenme gibi konularla alakasız bir enerjiye sahiptir. Çünkü bugünün yönetici gezegeni Güneş’tir. Güneş hayattır, yaşam enerjisidir, ruhtur. Bugünün tatil olmasını fırsat bilerek verdiği o capcanlı enerjiyi kendi lehimize kullanabiliriz. Bu da bizim sırrımız olsun!
Bugün enerjisel olarak fevkalade verimli bir gün. Kendimiz ve sevdiklerimizle ilgili her türlü şifa konularıyla ilgilenebiliriz. Ayrıca idari işler ve kariyere dönük konularla ilgili de araştırma ve çalışmalar yapabiliriz. Bugün Ay bize ne veriyor diye baktığımızda, enteresan bir ikilemle karşılaşıyoruz. Ay bizim zihnimizle ilgili olduğu için algımız ve buna bağlı olarak tepkilerimiz ve davranışlarımız da onun enerjisinden etkileniyor olacak. Ay bulunduğu faz gereği iyice küçülerek yeni aya doğru ilerliyor. Bugüne ait etkiler arasında eskileri bırakmak, eskilerden kurtulmak, alışkanlıklardan vazgeçmek ve yeni olanın arayışını vurgulayan bir de kritik ve sabit olmayan enerjiler söz konusu olacak. Fakat diğer taraftan ise Ay sabahın erken saatleri itibariyle Kova burcu’na geçmiş olacak. Burada yöneticisi olduğu takımyıldız ise tüm bu bahsettiğimiz konularda harekete geçmemizi desteklemiyor. Ne güzel değil mi? Yani zihnimiz oldukça karışık etkiler altında olacak bugün. Bir tarafımız bırakmak, eskiyi atmak isteyecek, fakat böyle yaptığımız takdirde bu durum desteklenmeyecek. Yani bırakmak istediğimizi, atmak ve kurtulmak istediğimizi zannettiklerimiz, aslında hala bize hizmet veren ve bizi destekleyen enerjilere sahipler. Eğer yapabiliyorsak sabırlı olalım ve bugün mutfaktaki çöp torbamız hariç, hiçbir şeyimizi atmayalım. Eğer çok garip gelmez diyorsanız, çöpü de atmayalım. Kim bilir, belki de önemsemeyerek ve yanlışlıkla çöpe attığımız bir kağıt parçasındaki bir nota, Pazartesi aniden ihtiyaç duyabiliriz.
Bugün için neleri yapmayacağımızı iyice not ettikten sonra, gelelim neler yapabileceğimize. Düğün, davet, açılış, tören vb. ne varsa, hepsine katılabiliriz. Hele bir de organizasyonu biz yapıyorsak, keyfimize diyecek yok. Tam destek alıyoruz çünkü. Müzik dinlemek, konsere gitmek ve dans etmek yine bugüne yakışacak konulardan. Özellikle vurgulu çalgıların olduğu müzikleri tercih edersek harika bir enerji banyosu aldığımızı fark edebiliriz. Bugün ayrıca alışveriş konuları için de yeşil ışığımız var. Her türlü taşınır ve taşınmaz mal almak, giysiler ve mücevherler almak için uygun. Eğitim konuları, eğitimle ilgili her türlü başlangıç ve faaliyet ile meşgul olmak, içlerinde bize iyi gelecek enerjilerle dolup taşıyor.
“Ya ben nelerle uğraşıyorum, ne dertlerim var, sen ise tutmuş dans et, müzik dinle, mücevher al diyorsun” diyenlere “evet, sizi anlıyorum” diyorum. Hayat bunlardan ibaret değil şüphesiz. Olanı görmezden görelim, yok‘muş’ gibi davranalım demiyorum ve diyemem. Hepimizin hayatları, sevinçleri, acıları ve yükleri birer parmak izi. Yani parmak izlerimiz kadar farklı hikayelere sahibiz. Birimiz diğerimizden daha fazla veya daha az yüke sahip değiliz. Hayatın akışı içinde bulunduğumuz tüm koşulların sonucunda mutlu bir halde olursak, problemlerin içinden kolaylıkla geçip gittiğimizi görebiliriz. Öncelikle problem olarak tanımladığımız konular, biz onların neden orada olduklarını, bize ne anlattıklarını ve neyi deneyimlememiz için var olduklarını idrak edinceye kadar hiçbir yere gitmeyeceklerdir. Anlamayı ve idrak etmeyi ben yine parmak izine benzetiyorum. Benim kolaylıkla idrak ettiğim bir konuyu bir başkası kendi penceresinden, tecrübesine ve bakış açısına bağlı olarak bütün hayatı boyunca idrak edemeyebilir. Bunun tam tersi de benim için geçerli elbette. Hepimiz farklı misyonlarla, farklı ailelere ve kültürlere, farklı haritalara sahip olarak doğduk. Hepimizin amacı, olayları algılayışı ve deneyimi de farklı olacaktır. Ben bir problemin çözümüyle ve gerekçesiyle birlikte orada ve hayatımızda olduğuna inanmayı seçenlerdenim. O yolu ne siz benim yerime, ne de ben sizin yerinize yürüyebilirim. Günlerin enerjilerini anlatıyor oluşumdaki sebep ise hem bu bilginin öğrencisi oluşum, hem de pek sevdiğim bir sözden ilham almış olmamdır: “Yarına bırakma! Bakarsın yarın olur da, sen olmazsın.” Elimizde sadece bu an var. Bugün bile var diyemeyiz. Bir alıntı ile Pazar gününün enerjilerine ait yazımı bitiriyorum.
“Annem bana şöyle söyleyip dururdu: “Ne söylediğin değil, senin nasıl söylediğin önemlidir”.
Ve aslında ne önemlidir biliyor musunuz?
Ne yaptığın değil, senin nasıl yaptığın…
Ne gördüğün değil, senin ona nasıl baktığın…
Hayatının nasıl olduğu değil, senin onu nasıl yaşadığın…
Önemlidir.”
(Sue Fitzmaurice)
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.